İNSAN KAYNAKLARI NOTLARI

İNSAN KAYNAKLARI NOTLARI

8 Mart 2016 Salı

Türkiye nin Krizi “Sessiz ve Derinden”

Öncelikle bu yazıyı herhangi bir siyasal bakış açısı ile veya yorumla yazmadığımı belirtmek isterim. Şu saıralar fazlaca yapmaya imkan bulduğum kişisel gözlemlerimden yararlandım sadece. Doğruluğu tartışmalı ekonomik göstergelerden yararlanmadım yani.

Bundan yıllar önce olsaydı belki medyada daha fazla yer bulurdu veya halk daha fazla ilgi gösterirdi bilemiyorum. Ancak hem iç hem dış politikanın fazlaca etkilediği bir ekonomik kriz döneminden geçtiğimiz hissine kapılıyorum. Evet belki Başbakanlık önünde atılan yazarkasalar veya kendini yakan esnaflar, büyük kitlesel eylemler yok ama bir yangın var….

Şimdi başlayalım gözlemlerimizi anlatmaya. İşsizlik oranlarına fazlaca paralel, büyük bir işsizlik olduğunu söyleyebilirim. Okumuşundan okumamışına kadar insanlar her yolu deneyip bir işe girme peşindeler. İK departmanlarının mailleri dolu, telefonları susmuyor. Bu yönde çok fazla duyum alıyorum.

Rusya krizinden sonra işten çıkarmaların tavan yaptığı turizm sektörü fazlaca dikkat çekiyor. Garsonu, aşçısı ve hatta temizlikçisi… Bu sektörde çalışan tüm hizmet personeli işsiz kalmış gibi ortalık. Tam anlamıyla yangın yeri. Geçenlerde bir gazetede küçük bir başlık ilişti gözüme 1100 otelin satılık olduğu yönünde. Turizm felç geçiriyor kalıcı hasar kalır mı? bilinmez.

Mavi yaka iş başvurularının büyük çoğunluğununda tekstil sektöründe işten çıkarılanlar oluşturuyormuş. Özellikle asgari ücret ve suriyeli işçiler eh üstüne bir de Rusya krizi gelince yandı gülüm keten helva. Hala var mı gazetelerin sarı sayfalarında o meşhur overlokçu aranıyor ilanları?

Güneydoğumuzda örtülü bir mücadele, savaş veriliyor. Güvenlik güçlerimiz geceli gündüzlü savaşıyor ülkeyi bölmek isteyen odaklarla. Olan yine insana oluyor, dükkanlar kapanıyor ekonomi duraklıyor. Devletimizin harcadığı para milyar liralar ile açıklanıyor. Göç, kapanan dükkanlar ve paralelinde işsizlik. Sizin kapınıza halen Güneydoğu bölgemizden göçüp gelen bir yurdum insanı iş başvurusuna gelmedi mi?


Sonuç olarak, dengeli dış politikayı, istikrarlı ekonomiyi ve düşen işsizlik oranlarını arıyoruz. 2023 hedeflerine odaklanmışken 1923 rakamlarına geri dönme teklikesi ile karşı karşıya kalmayalım. Teşvikler artmalı, özel sektör bu soruna el atmalıdır. Büyümenin veya krizi en hasarla atlatmanın yolu işçi çıkarmak değil, üretmek, üreterek kazanmak ve kazandırmak. Ülkeye,millete,insanlığa….

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder